ACABA

Ağlıyorum gözüm yaşı sel oldu,
Kendi sılam şimdi bana el oldu.
Sevdası gönlümde kara yel oldu,
Ben gitmesem sılam bana gelir mi?

İtin ayak izi karıştı kurtla,
Kimi çakal oldu, kimisi tula.
Gece karanlıkta gel de ayıkla,
Şafaksız geceden fayda gelir mi?

Yinede zor günde Allah kerimdir,
Vatan bedenimdir, etim derimdir.
Dalgalanan nazlı bayrak benimdir,
Aslan yatağına tilki gelir mi?

Kimseler kızmasın benim sözüme,
Dostlar acı söyler ona üzülme.
Feryat edip az mı vurdum dizime,
Vefasız dost hiç o sese gelir mi?
Fuat Üstündağ

----------------

ACIMI DİNDİR
Kaçma benden uzak gel kalbime gir,
Telaşa gerek yok senin yerindir.
Beni benden eden tatlı dilinle.
Koş gel ki güzelim beni sevindir.

Eğer bu bendeki feryadı duysan,
Üşenmez arada kalbin yoklarsın.
Engel tanımazsın bana koşarsın,
Koş gel ki güzelim beni sevindir.

Kirpiklerin ok mu, girer tenime,
Aşkın hançerini soktun kalbime.
Sönmeyen ateşler saldın içime,
Koş gel ki güzelim acımı dindir.
Fuat Üstündağ

---------------

ADAM OLMAK
Bir insani adam eden güç değil,
Kaşı gözü,sakal bıyık, saç değil.
Tabi ki adamlık para hiç değil,
Adam olmak bir erdemlik işidir.

Adam Hacı Bektaş,hem de Yunus'tur,
Çağlayan bir ırmak, hem okyanustur.
Kişi bir üstattan almışsa destur,
Adam olmak, o adamın işidir.

Adam olan geleceğe iz verir,
Sofrasında, şeker verir tuz verir.
Cehaletle savaşmaya hız verir,
Adam olmak er adamın işidir.
Fuat ÜSTÜNDAĞ
------------------------

ADAM OLURMU

Tahta yürekli taş beyinden,
Adam olurmu,olmaz adam.
Belli ki kaçmış bu ininden,
Adam olurmu,olmaz adam.

Yüzsüzlüğünü hüner sanar,
Gördüğünü hep alır kaçar.
Hayatı hepten palavradır,
Adam olurmu,olmaz adam.

Birkaç diploma almış olsa,
Sabaha kadar namaz kılsa.
Saç başını da yolup dursa,
Adam olurmu,olmaz adam.

Yemin edip hep ağlasın,
İster tövbekar bir kul olsun.
Üniversite okul görsün,
Adam olurmu,olmaz adam.

Bulduğunu hep,şapur şupur.
Kelebekçe kola şak takılır.
Ona kodesler çok yakışır,
Adam olurmu,olmaz adam.

Ne gelen belli ne de giden,
Ayakta yemek yiyenlerden,
Ev sırlarını söyleyenden,
Adam olurmu,olmaz adam.

İnanıp iman eylesede,
Hor bakacaktır emanete.
Eğer düşkünse haram ete,
Adam olurmu,olmaz adam.

Evdekilere hor bakanlar,
Bakar gözleri kör olanlar,
Komşu malını aşıranlar,
Adam olurmu,olmaz adam.

Aymaz kafadan, hem bedenden.
Yetim hakkını yiyenlerden,
Haram helalı, bilmeyenden,
Adam olurmu,olmaz adam.

Hep küfür eder, ona buna.
Namaz da kılar, din adına.
Tokat atarsa bir kadına,
Adam olurmu,olmaz adam.

Görünüşleri neye benzer?
Çoluk çocuğu illallah der.
Kimseye hak yok,hep benim der.
Adam olurmu,olmaz adam.

Boynu uzundur, karabatak.
Ana babaya, söver çatlak.
Karısını hep döven salak,
Adam olurmu,olmaz adam.
Fuat Üstündağ
--------------------

AĞAÇLAR
Filiz verip çıkar toprak bağrından,
Doğaya canlılık verir ağaçlar.
Suyunu yemini hep alır ondan,
Önceleri fidan olur ağaçlar.

Hele bir kök salsın görün halini,
Olur çevresinin şirin gelini,
Yel estikçe sallar ince belini,
Yavaş yavaş kalınlaşır ağaçlar.

Ondaki azamet merak edilir,
Günü gelir tadında meyvesi yenir.
Dallar büyüdükçe uzar serpilir,
Sıcaklardan bizi korur ağaçlar.

Bir bakarsın türlü çiçekler açar,
Çevreye can verir kokular saçar.
Meyveleri ağzımıza tat saçar,
Sonbahar da yaprak döker ağaçlar.

Sanmayın ölüdür, uykuya yatmış
Baksana yaşlanmış takadı bitmiş.
Her canlı misali eceli yetmiş,
Yenilir hayata kurur ağaçlar.

Dallarını keser kökten alırlar,
Parçalayıp sobalarda yakarlar.
Kalem kitap defter bile yaparlar,
Araç gereç bina olur ağaçlar.

Bak işte çaldığım saz da ağaçtan,
Kıymayın ne olur vazgeçin yaştan.
Kıymetini sorun vahşiden kuştan
Bize hayat verir bütün ağaçlar.

Fuat Üstündağ
--------------------
AĞLA
Adını anarsam dilimi dağla,
İster sessizce ak istersen çağla.
Yaptığına pişman olup ta her gün,
Karaları giyin ağla ha ağla.

Ne çabuk değiştin, ne dedi eller?
Ne bülbüller geldi ne açtı güller.
Başına üşüşsün cinler periler,
Takın karagözlük ağla ha ağla.

Baksana kalbimi çevirdin taşa,
Halden hale düşüp, öylece yaşa.
Uzatmam elimi bekleme boşa,
Ellerin koynunda ağla ha ağla.

Yaralı gönlümü boşa dağladım,
Ne gülmeyi bildim ne de ağladım.
Yüreğimi başkasına bağladım,
Üstündağ'a şimdi ağla ha ağla.

----------------
AĞLADIM

Bilemem ki, gözüm yaşı neden çok,
Gece gündüz hayal ettim, ağladım,
Dediler ki, her şey iyi sebep yok,
Hayal edip, düşündükçe ağladım.

Zindanlara atmadılar ki beni,
Özlemleri sardı benim bedeni
Ayrılıktır bunun birtek nedeni
Hayal edip, düşündükçe ağladım.

Derya olup, akmak benim neyime,
Ayrılığı seçmek, benim neyime,
Şimdi hasret çekmek benim neyime,
Hayal edip, düşündükçe ağladım

Fuat Üstündağ
---------------------

AĞLASIN
Seher yeli selam söyle o yare,
Bir gün geleceğim, beni beklesin.
Ondan ayrılalı oldum divane,
Ben ağlarım söyle, o da ağlasın.

Geçer aylar yıllar merak etmesin,
Pembe yanaklara kül eletmesin.
Ellerin içinde sitem etmesin,
Çekilsin kenara öyle ağlasın.

Deki ara sıra hayaller kursun,
Resmime bakarak öyle uyusun.
İsterim onunla bir yuvam olsun,
İster gülsün orda ister ağlasın.

Araya sokarsa fesat hileyi,
Yok olur gidermiş insan emeği.
Takarlar arkana kedi köpeği,
Yalana yanlışa kanan ağlasın.

Nice aşık gördüm bir seher yeli,
Bende divaneyim belki de deli.
Üstündağ gözümde bir sevda seli,
Görsün bu halimi ona ağlasın.

Fuat Üstündağ
---------------------


AKIL CILK

Ne söylesen suçlu olur çıkarsın,
Baş fikirsiz merak sıfır zaman cılk.
Kalmamış insanlık para utansın,
Para sıfır cepler delik cüzdan cılk.

Hani sap olan yok, keser baltaya.
Cıvıklık bulaştı birçok davaya.
Güven de kalmadı tahta kapıya,
Kapı çürük kilit bozuk zili cılk.

Memlekette epey arttı fakirler,
Ne insan beğenir nede okurlar.
Duvar diplerinde umut dokurlar,
Usta cahil çırak deli işler cılk.

Hırsıza sen çaldın denilirmi hiç?
Akıldan geçenler söylenirmi hiç?
Aç olan sofradan çekinirmi hiç?
Helva tatsız börek yağsız çorba cılk.

Çektiğimiz çile hiç hesaplanmaz,
Kuru vaatlerle bu yüzler gülmez.
Bakımsız toprakta bereket olmaz,
Saban sapsız öküz ipsiz tohum cılk.

Üstündağ tükendi kalmadı haya,
Galiba bizlerde uyduk modaya.
Çocuklarda artık bakmaz babaya,
Evlat arsız baba halsiz ana cılk.
-------------------------


AKLIMA GELDİ1
Anamın yaptığı tandır ekmeği,
Unu elediği tepir eleği.
Tabağı dizdiği eğri tereği,
Tahta kaşıkları ağlıma geldi.

Ayağa ördüğü yün çorapları,
Yaptığı çeçili, peyniri yağı,
Bulgur dövdüğümüz odun tokmağı
Yediğim hedikler ağlıma geldi.

Bize üst diktiği ince iğnesi,
Tavuğa cüceye kışa demesi
Nöyüt goyduğumuz yeşil şüşesi
İs yapan çıramız ağlıma geldi.

Biraz arpa, çoğu buğday ekerdik
Çarşı ekmeğine hasret çekerdik.
Merşeve doldurup ayran içerdik
İçtiğim ayranlar ağlıma geldi.

Yoklukla uğraşmak çetin savaştı,
Dana otarırken yastığım taştı.
Günlük iki lavaş, soğan bir baştı,
Yumrukla ezdiğim aklıma geldi.

Hodağlığ yaptıydım çocuk çağımda
İyice yoğruldum gamın tavında
Ders aldım babamın öz ocağında
Aldığım öğütler aklıma geldi.
Fuat Üstündağ
-------------------


AKLIMA GELDİ
Gaz lambası ışığında okudum,
Sofrasında aç karnımı doyurdum,
Duvarına yaslanarak uyudum,
Kerpiçten evimiz aklıma geldi.

Kar başlardı boyumuzca yağardı
Koyunumuz kışın tek tük doğardı.
Fırtınalar yol bilmezi boğardı,
Kızak kaydığımız aklıma geldi.

Yeni nesil ne bilecek harmanı,
Ne bilecek gemi, sapı samanı.
Saban bilmez, tanımaz ki kotanı,
Hodaklık ettiğim aklıma geldi.

Başkaydı baharı, başkaydı yazı,
Aklıma geldikçe ağlarım bazı.
Leyleği, turnası, ördeği kazı
Çayırı tarlası aklıma geldi.
Fuat ÜSTÜNDAĞ
-------------------


AL MAAŞINI
Eller aya çıkmış sen kaldın yaya,
Sende bir dayı bul sırtını daya.
Ne der ise hu de, salla başını,
Gerdan kır beli bük,al maaşını.

Patronu görünce yerlere eğil,
El pençe divan dur,korkaklık değil.
Ne der ise hu de, salla başını,
Gerdan kır beli bük,al maaşını.

Sıkıyı görünce yağla tabanı,
Dikkat et incitme, her kodamanı.
Hani alkış hadi, salla başını,
Gerdan kır beli bük,al maaşını.

Uslu uslu otur basma satıra,
Kulağına küpe,değme hatıra.
Tut alkışı hadi, salla başını,
Gerdan kır beli bük,al maaşını.

Su içen insana yılan dokunmaz,
Devlet kuşu gelip,dik başa konmaz.
Kural sallamaktır,salla başını,
Gerdan kır beli bük,al maaşını.

Edepten eser yok,nafile sözler,
Hazine soyuldu görmüyor gözler.
İnat etme sende, salla başını,
Gerdan kır beli bük,al maaşını.
----------------

ALDIRMIYORUZ
Çimene oturmuş iki arkadaş,
Baş başa vermişiz konuşuyoruz.
Aşkımın gözünden boşalıyor yaş,
Yağan yağmura hiç aldırmıyoruz.

Halinden belli ki ilgisiz kalmış,
Yüreği yaralı sanki aldanmış.
Uzatmış kolunu bele dolamış,
Esen rüzgara hiç aldırmıyoruz.

Kızmalar küsmeler ve barışmalar,
Kalpler birbirine sevgi aşılar.
Ayrılık göz yaşı son sarılmalar,
Heryan sırıl sıklam aldırmıyoruz.

Boş yere ağlanmaz bilirim onu,
Bu aşka yemini, unutma sonu.
Bölmez mi ne dersin hasret uykunu?
Bölünen uykuya aldırmıyoruz.
---------------------